Ben öyle cayır cayır yanarken, uçuşan ak saçlarıyla asırlık Elias Canetti, Alma'nın Mahler'den olma kızı Anna'ya değil, bana gönül vermeli, ayaklarımın ucuna çiçekler serpmeli; peşinden koştuğum 3. Selim ve peşimden koşan bir trompetçiyle ayrı ayrı düelloya tutuşmalı; başucundan kitaplarımı ve fotoğrafımı eksik etmemeli..
Kalan sağlar kimin, fazla karıştırmazsanız, hayat her zamanki gibi yine sürmektedir. Bir yolu bulunuyor.
İnsanlardan hiçbir şeyi kaçırmayın. Bırakın ilkin ruhları, yani gözleri doysun. Bırakın onda olan bunda da olsun. Bırakın gariplere, dokunmayın!
Utanıyordum. Aklım karışıyordu.
Günlerim sayılı. Umudum kırık. Fakat güneş henüz batmadı.
Ne çektim böyle gülünceye dek
Eh işte şeniz hep bu düğünde
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder