28.01.2014

Karanlıkta Sabah Kuşları - Ahmet Altan

Merhabalar, merhabalar :) Şirket maillerinde böyle başlarız. Neyse benim yazacaklarım var. Bu kitabı okudum şimdi bitirdim. Ahmet Altan ilk kez okuyorum merakımdan, kısa kısa yazıları var içerisinde. Onlardan birinin ismini kitaba vermişler. Ben de bazı yerlerin altını çizdim alışkanlık üzere, buyrunuz:


Aşktan kaçarak aşkı yakalamak ister herkes ve yakalamaktan korkarak aşkı kovalar.

Herkese yabancı oluyorsunuz. onların kuşları sizin peri kızlarınız, onların ejderhası artık sizin için bir kanatlı karınca. Bunları paylaşacak kimseniz de yok. Özlediğiniz ise çok uzaklarda.

O bana hayatın aslında ne kadar şaşırtıcı ve ne kadar güzel olduğunu söylüyordu. Ben ona hiçbir şey söylemiyordum. ne söyleyebilirdim ki.. onun neşeli bir sürgün gibi yaşadığı bu hayattan utandığımdan başka.

"Bana uzanan o eli değil de öbürünü tutsaydım" dediğmiz ya da " arkasından seslenseydim, gitme deseydim" deediğimiz kareler. Mutluluğa çok yaklaştığımızı bildiğimiz halde mutluluğa arkamızı döndüğümüz ve yıllarca hep hatırlayıp tuhaf yaz gecelerinde kendimizle hesaplaşmak için, hatıraların arasından çekip çıkardığımız anlar.

bir başkasının hayatında mutluluğa giden yolu bu kadar açık ve aydınlık görürken, kendi hayatımızda neden yolumuzu kaybediyor, neden mutluluğa ulaşmakta bu kadar zorlanıyoruz?

bir şiir okuyabilir ya da bir masal anlatabilirim. Ama kime?

Ona sevdiğimi söylemeliydim ya da onunla gitmeliydim, dediğniz anlar yok mu hayatınızda? Niye demediniz, niye gitmediniz?

Matadır kötü zamanda yanında olacak kadına değil de kendini ilk fırsatta terk edecek kadına gider; vefasız olan daha çekici gelir ona.

Herkes kendine muhtaç olmayacak kadar güçlü, başkalarına gidebilecek kadar özgür, her an kendisini beğencek başka birini bulabilecek kadar alımlı birini istiyor ama bu istediği özelliklere sahip olan insan kendisini aldatmasın istiyor.

biliyorlar ki aldatabilecek biri aldatabilir. aldatamayacak biri güvenli ama sıkıcı, aldatabilecek biri çekici ama korkutucu. aşkın en zor kavşağı.

17.01.2014

Kafe La Mekan -Kuzguncuk

Bu akşam çok hoş bir semtte, sıcacık çok da lezzetli bir çorba içtim. Işık ışık minicik bir kafe.

Önünde haylaz bir kedi, düz ağaç gövdelerine zıplayarak tırmanmaya çalışıyor sonra kayıp düşüyor sevimli şey.

İnsanlar hoş muhabbet, masalar minik, çayı lezzetli. Sokak zaten huzur kokuyor. Her şey o kadar kendine has ki. O evlerden biri benim olsun, ömrüm o sokaklarda geçsin, sabah koşayım, akşam manavdan iki meyve sebze alıp, kuruyemişçiden de fındık fıstık alarak eve döneyim. Daracık yolları, kısa binaları, üsküdar dan öte bir üsküdar kokusu.

Mutlaka deneyin